Camide ararken stüdyoda çıktılar!

Kimine göre Sultanahmet Camii, kimine göre Eyüpsultan Camii, kimine göre ise bir cami avlusu...Bugünlerde en çok merak edilen konuların başında Kanaltürk'te ekrana gelen ‘Sahurname'nin hangi camiden yayınlandığı. Programa ulaşan izleyiciler, caminin yerini merak etmekle kalmıyor, tahmin ettikleri camilere giderek görevlilere, çekimlerin nerede yapıldığını soruyorlarmış. Sosyal medya aracılığıyla camide ayakkabı ile gezdikleri için eleştirilen sunucu Gürkan Vural, "Programda birkaç kez ‘burası stüdyo' dediğim halde sazlı sözlü eserler okunduğu için sosyal medya üzerinden çok ağır eleştiriler alıyoruz." diyor. Geçtiğimiz yıl harici mekânlarda ve cami avlularında program yapan ekip, bu yıl stüdyoyu tercih etmiş. Ciddi bir hazırlık sürecinin ardından, kanal yönetiminin de desteğiyle Mecidiyeköy'e stüdyo kurmaya karar vermişler. Dekor tasarım ekibinin müthiş bir başarıya imza attığını söyleyen Vural, düşüncesini şu cümlelerle açıklıyor: "Büyük camilerin manevi atmosferini aratmayan müthiş bir dekor yaptılar. Her gün ayrı bir heyecanla programa geliyoruz."PROGRAM AKIŞINI İZLEYİCİ BELİRLEDİProgramın daimi konuğu hadis profesörü Ayhan Tekineş, kendine has üslubuyla öne çıkıyor. Arnavutluk Bedir Üniversitesi Kıraat Öğretim Üyesi Kari Davut Aktepe ise programın başında okuduğu Kur'an-ı Kerim tilaveti ile gönüllerin pasını siliyor. Sohbet ve ilahilerin de yer aldığı programın akışını belirlemede izleyici talepleri önemli rol oynuyor. Twitter'daki @sahurname adresinden programa ulaşanların ‘kıssa' ve ‘dua' istekleri de yerine getiriliyor. Fatih Baz'a gelen ilahi istekleri ve gönderilen soruların cevapları da canlı yayında açıklanıyor. Gürkan Vural, programın gördüğü ilgiyi şöyle açıklıyor: "Bize üçüncü gecede söylenilen bugüne kadarki yapılan sahur programlarımızın içinde en iyi reytingi alan program olduğu, inşallah tesirli de oluyordur."Program, benim için de ders oluyor"Ben ilahiyatçı değilim, başta kendi nefsime muhteşem bir ders oluyor program. Tamamen bir izleyici gözüyle dinliyorum hocamızı ve aklıma takılan en ufak soruyu hemen sorabiliyorum. Bu çok büyük bir lütuf..."